Yerel seçimlerle birlikte İBB’nin CHP’ye geçmesinin ardından işçi çıkarımları başladı. İBB iştiraklerinden 5000 kişi atılırken Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı döneminde hayata geçen Sanat ve Meslek Eğitimi Kursları (İSMEK) CHP’li yönetimin gazabına uğradı. Sözleşmesi yenilenmeyen 1700’e yakın öğretmen işinden olurken İSMEK başvurularına da sınırlama getirildi. Çeşitli bahanelerle kapatılan 40 İSMEK merkezinin ardından ‘İSMEK’ler kapatılacak mı’ sorusu gündemde.
Milat Gazetesi’nden Özlem Doğan, yıllarca İSMEK’te çalıştıktan sonra CHP’li yönetim tarafından işlerine son verilen ve sözleşmeleri yenilenmeyen mağdur öğretmenlerle konuştu.
Kurslara rağbet büyüktü
İSMEK’te iki sene boyunca yarı zamanlı olarak piyano eğitmenliği yapan Mehmet Sadık Tanış, “İstanbul Teknik Üniversitesi Devlet Konservatuarı’ndan mezun oldum. Aynı zamanda Helsinki ve Stuttgart Opera Balesi’ne modern dans müzikleri besteliyorum. Sözleşmelerimizin bittiği tarih belediye yönetiminin değişimine denk geldi. İSMEK eğitimcileri olarak hali hazırda işleyen, hizmet veren ve İstanbul halkının rağbet ettiği bu kurumun yeni yönetim tarafından devam ettirileceği kanaatindeydik. Deprem ve yangın yönetmeliği nedeniyle yaklaşık 40 kursun kapatılması, kayıtların branş bazlı tek güne düşürülmesi, 3 aydır beklediğimiz ihalenin Eylül ayında iptal edilmesi ve tarafımıza herhangi bir resmi açıklamanın yapılmaması nedeniyle bizler de bilgi almak için İBB binası önünde toplandık. Yapılan açıklamalar doğrultusunda tekrar mülakat yapılacağı ve bizim için ihalenin de açılmayacağını öğrendik” dedi.
Yeni alımlardan ciddi şüphelerimiz var
Hiçbir siyasi ayrım gözetmeksizin işe alınan eğitimci kadrosunun tamamının liyakat sorunu bahane edilerek yeniden mülakata tabi tutulacak olmasına anlam veremediğini söyleyen Tanış, “Yirmi beş senelik bir süreçte ve peyderpey alımların yapıldığı büyük bir kurumda kısa bir sürede yapılmak istenen bu mülakatların adil ve şeffaf olacağı konusunda tarafımızda ciddi şüpheler uyandırdı” diye konuştu.
Halkın tepkisiyle karşılaşırlar
Yapılmak istenen liyakat sınavının kazanılmış haklarının ihlali anlamına geldiğinin altını çizen Tanış sözlerini şöyle noktaladı:
“Bizler bu kuruma yazılı ve sözlü sınavlardan geçerek alındık. Bu yazılı sınavların kayıtları, eğitim bilgilerimiz, referanslarımız, çalıştığımız süre boyunca eğitim verdiğimiz ve mezun ettiğimiz kursiyerler, bu kursiyerlerin memnuniyet anketleri sistemde mevcut. Yeni yönetimin kaynakları nereye aktaracağı kendi inisiyatifinde ancak eğitimi israf olarak görüp de bu yapıyı bozarlarsa halkın tepkisiyle karşılaşırlar.”
15 yılın karşılığı bir kısa mesaj
İstanbul Üniversitesi Arap Dili ve Edebiyatı mezunu olan Arapça Öğretmeni Füsun Aydın, “İstanbul Üniversitesi’nden mezun olduktan sonra Suudi Arabistan’da Melik Suud Üniversitesi’nde iki yıllık Arapça eğitimi aldım. Mezun olduktan sonra da dört yıllık İmam Muhammed Kuran İlimleri bölümünü bitirerek diplomamı aldım. 2005’ten beri İSMEK’te çalışıyorum. Hem tam hem de yarı zamanlı çalıştığım kurumdan emekli oldum. Arapça hocası olarak başladığım İSMEK’te Kuran eğitimi de verdim. İSMEK’te 15 yılın üzerinde öğretmenlik yapan biri olarak SMS’le işime son verildi” ifadelerini kullandı.
İSMEK’leri adım adım kapatacaklar
Yönetimin 22 Temmuz’da biten kursları 30 Haziran’da sona erdirip öğrencileri geri çevirdiğini söyleyen Aydın, “Buna rağmen 22 Temmuz’a kadar işe gidip imzalarımızı attık. 23 Eylül’de yapacaklarını söyledikleri ihaleyi de gerçekleştirmediler. İhaleler iptal oldu. Her branşa sadece bir gün kayıt süresi tanındı. Öğrenci adaylarının haberi bile olmadı. Bu bahaneyle başvuru olmadığını iddia edecekler. İSMEK küçülmeye gidiyor ve adım adım kapanacağını düşünüyorum” şeklinde konuştu.
Her görüşten insanla bir bütündük
İki sene süresince İSMEK’te yarı zamanlı Kuran-ı Kerim hocalığı yapan Hamza Algül, “Liyakat sahibi olmadığımızı söylüyorlar. Ben ilahiyat mezunuyum. İşe alınırken 5 ayrı mülakattan geçtim. Öğrencilerimize sadece Kuran eğitimi verip geçmedik. Sıkıntısı olan insanların dertlerini dinledik, elimizden geldiğince çözmeye çalışıyorduk. Hemen hemen tüm hocalarımız böyle davranıyordu. Çalıştığımız arkadaşlar sadece sağ kesimden değildi. Karşıt fikirde birçok insanla İSMEK bünyesinde bir bütün olarak çalışıyorduk. Bu tür ayrıştırma yapıp değişikliğe gidilirse asıl bu sorun demektir. Şu an Kuran-ı Kerim erkek eğitim branşı kaldırıldı. Erkek eğitimciler işten çıkarıldığı için başvuru da kaldırıldı” sözlerini kullandı.
Kasıtlı olarak kayıtlar alınmıyor
Yarı zamanlı eğitimcilerin İSMEK bünyesinden çıkarılmasının eğitimin engellenmesi anlamına geldiğini ifade eden Kevser Yıldırım, “İSMEK’te altı yıl Kuran-ı Kerim eğitmenliği yaptım. İlahiyat mezunuyum. Yurtdışında da eğitim gördüm. Biz de tam zamanlı arkadaşlarımız gibi hizmet veriyorduk. Eski öğrencilerim bile hâlâ arıyor. Elimizden geldiği kadarıyla hem eğitim veriyorduk hem de bize danışan arkadaşlarımızı adeta rehabilite ediyorduk. Uzun süren kayıt dönemi her branş için bir güne indirildiği için kayıtları çoğu insan kaçırdı. Bu sayede talep yokmuş imajı oluşturulmaya çalışılıyor. Şu an benim kursuma ait yarı zamanlı hocalar çıktığı için kursiyer sayısı yarı yarıya azalmış durumda” dedi.
Uzun yıllara rağmen tazminat da yok
İSMEK’te iki yıl din kültürü öğretmenliği yapan Seda Emekli, “Osmangazi Üniversitesi İlahiyat Fakültesi’nden mezunum. Annem 15 yıldır mefruşat, ablam da 13 yıldır modelistlik eğitmenliği yapıyordu. 25 Haziran’da bir SMS’le işsiz kaldık. Bana da, uzun yıllar İSMEK’te çalışmalarına rağmen annem ve ablama da tazminat verilmeyeceğini söylediler” diye konuştu.
Yoğunluğa öğretmen yetmezken çıkarıldık
İstanbullunun zararlı ve gereksiz alışkanlıklar edineceği yerler yerine kurslara gelip on parmak klavyeden senaryo yazarlığına kişisel gelişimden pasta yapımına kadar birçok kursta eğitim aldığını kaydeden Burak Tütüncü, “Türk Sanat Müziği repertuar eğitmeni olarak iki senedir İSMEK’te çalışıyordum. Seçim öncesi normal gidişatındaki kurum gidişatından saptı. Ekstrem bir durum olmadıkça kurumda tüm işleyiş normaldi. Belediye yönetimi değişirse işten çıkarılacağımızı hiç düşünmemiştik. Fakat bir SMS’le kurumla ilişkimiz kesildi. Oysa mevcut hoca sayısı bile yeterli değilken yarı zamanlı hocaları da çıkardılar” dedi.
İSMEK çölün ortasında durdu
Yöneticilerin İSMEK’in ihale iptaline ilişkin sorulara sürekli muallak cevaplar verdiğini vurgulayan Tütüncü sözlerini şu şekilde noktaladı: “Kervan yolda düzülür derler. İSMEK’in şu anki durumuna bakacak olursak kervan yola bile çıkmadı. Yıllardır yürüyen kervan çölün ortasında durdu. Hobi olarak öğretmenlik yapmıyoruz, profesyoneliz. Kesin ve net konuşsunlar ki biz de ona göre hakkımızı arayalım.”
İşten atmaları için hiç sebepleri yok
Yıllarca emek verdiği İSMEK’ten bir hiç uğruna ayrılmak zorunda kaldığını ifade eden Fatma Güllü, “14 yıldır İSMEK’te resim öğretmenliği yapıyordum. Böyle bir krizi ilk defa yaşıyoruz. Karadeniz Teknik Üniversitesi Güzel Sanatlar mezunuyum. Yaptığım işin daima hakkını vermeye çalıştım. Tek bir mesajla işimizden olduk. Üstelik işimizden uzaklaştırılmak için bir tek sebep bile yok. Sınıflarımızda eğitim başladı, biz işimizin başında değiliz çok üzgünüz. Üstelik bize bankamatik memuru, mevsimlik işçi diyerek hakaret ettiler” ifadelerini kullandı.