İZMİR’in Torbalı ilçesinde, geçen yıl polis kontrolünde durdurulan gazeteci Ahmet Buğra Tokmakoğlu’nun (30) ehliyetine 0.74 promil alkollü olduğu gerekçesiyle 6 ay süreyle el koyuldu. Hastanede yaptırdığı kan testiyle alkollü olmadığını belgeleyen Tokmakoğlu’nun yaptığı itirazı, Torbalı Sulh Ceza Hakimliği haklı buldu.
Gazeteci Ahmet Buğra Tokmakoğlu’nun otomobili, 18 Haziran 2019 tarihinde, saat 02.55’te Torbalı’da polis kontrolünde durduruldu. Yapılan kontrolde, Tokmakoğlu 0.74 promil alkol çıktı ve ehliyetine 6 ay süreyle el koyuldu. 1002 TL ceza kesilen Tokmakoğlu’nun ehliyetine de 20 ceza puanı yazıldı. Alkollü olmadığını söylemesine rağmen polisleri inandıramadığını belirten Tokmakoğlu, kendi imkanları ile İzmir Katip Çelebi Üniversitesi Atatürk Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne gidip, saat 05.55’te yaptırdığı kan testinde alkollü olmadığını belgeledi.
Haksızlığa uğradığını belirten Tokmakoğlu, 2 Temmuz 2019 tarihinde, Torbalı Sulh Ceza Hakimliği’ne başvurup, kesilen ceza ve ehliyetine el koyulmasına itiraz etti. Sulh Ceza Hakimliği, geçen 8 Aralık’ta kararını verip, cezayı kaldırdı. Tokmakoğlu’na yazılan 20 puanlık ceza da geri alındı.
Ehiyetine el koyulduğu süreçte 6 ay boyunca işe gidip gelirken toplu taşıma kullanmak zorunda kaldığını ve mağdur olduğunu belirten Tokmakoğlu, ödediği 1002 TL’lik cezanın da geri ödenmesini talep ederek, maddi manevi tazminat davası açacağını söyledi.
“Mahkeme süreçleri hızlanmalı”
1.5 yıl sonra çıkan kararın aslında haklarını savunan bir karar olmadığını söyleyen Ahmet Buğra Tokmakoğlu, “Davayı kazanmama rağmen 6 ay ehliyetsiz kaldım. İşimden geri kaldım. Toplu taşımayla seyahat etmek zorunda kaldım. En büyük dileğim mahkeme süreçlerinin hızlanması ve benzer durumda kalan kişilerin kolaylıkla kan tahlili yaptırabilmesi. Umarım bu yönde bir düzenleme yapılır. Çok uzun bir zaman geçtiği için bir ara umudumu kesmiştim. Avukatım arayıp, davayı kazandığımızı söylediğinde çok mutlu oldum” dedi.
“Benimle aynı durumu yaşayan birçok insandan mesajlar geldi”
Bu süreçte yaşadığı mağduriyet için maddi-manevi tazminat davası açmak istediğini anlatan Tokmakoğlu, “Avukatımla maddi ve manevi tazminat davası açmak için belge hazırlıyorum. 6 aylık süreçte yaşadığım hem maddi hem de manevi kaybın telafisi çok mümkün olmayacak ama yine de bu süreci başlatmak istiyorum. Geçen yıl olay yaşandıktan sonra sosyal medyada paylaşımlar yapmıştım. Benimle benzer durumlar yaşayan birçok kişiden mesajlar aldım. Hem itiraz sürecinin nasıl olacağı yönünde sorular sordular hem de başıma gelen olayı detaylı öğrenmek istediler. Türkiye’de benim gibi mağdur olan birçok kişi olduğunu görünce çok şaşırdım. Yalnız değilmişim. Ama bu süreçlerde vatandaşın işini kolaylaştıracak adımların atılması gerekiyor. Yoksa tek başınıza kalıyorsunuz ve çözüm bulmaya çalışıyorsunuz. Benim gibi bir durum yaşayan kişiler haklarını aramalı, umutsuzluğa kapılmamalı. Yargılama süreci ne kadar sürerse sürsün, kendilerini ifade etsinler ve suçsuz olduklarını kanıtlasınlar” diye konuştu.
“Cezanın verildiği tarihten itibaren 15 gün içinde başvuru yapılmalı”
Zararın karşılanması için yasal haklarını aramaya devam edeceklerini aktaran avukat Merve Boz ise benzer bir durum yaşayan kişilere önerilerde bulunarak, “Maalesef alkolmetre kalibrasyon hatası nedeniyle bu tip haksız cezalar veriliyor. Cezanın verildiği tarihten itibaren 15 günlük süre içerisinde ilgili Sulh Ceza Hakimliği’ne başvurmaları gerekiyor. Süreyi kaçırmamak çok önemli. Verilen ceza iptal edildikten sonra bizim yaptığımız gibi tazminat davası açabilirler. 100 promil üzerinde değilseniz yasal olarak devlet hastanelerinde kan tahlili yaptıramıyorsunuz, savcının özel izni olması gerekiyor. Eğer bu şekilde mağdur olunursa, kendi imkanlarıyla çok zaman geçirmeden bir hastaneye gidip kan testi yaptırmalılar” diye konuştu.