İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, partisinin grup toplantısında açıklamalarda bulundu. Meclis’ten geçen bütçeye ilişkin sert sözlerle hedef alan Akşener, “Bu bütçe, içinde millet olmayan, refah olmayan, umut olmayan, bir saray bütçesidir. Ez cümle; bu bütçe, Partili Cumhurbaşkanlığı Sistemi’nin iflasının bütçesidir” dedi.
İYİ Parti lideri TBMM’de bütçe maratonunun sona ermesinin ardından ilk grup toplantısından konuştu.
Akşener’in açıklamalarından öne çıkanlar şöyle;
“Türk Devleti, vizyonsuz bir dış politikayla, diplomasiyi, ülke liderleriyle kanka muhabbetinden ibaret zanneden bir cehaletin pençesinde, her geçen gün itibar kaybettiği, karanlık ve sisli bir yolda hızla ilerliyor. Dış politika, bir ülkenin ön savunma hattıdır, güvenliğidir. Ekonomik coğrafyaya hükmetme yeteneğidir. Çatışmaların, silahsız olarak çözümlenmesine imkân verecek gücüdür. Devletin prestijidir. Sadece düşmanlara karşı değil; dost ve müttefiklere karşı da, ülkenin hak ve hukukunun koruyucusudur. Sayın Erdoğan’ın ve cahil danışmanlarının elinde Türkiye, egemenlik hakkını kullandığı için, cezalandırılmak istenen bir ülke durumuna geldi. Bu böyle gitmez. Türkiye, bu vizyonsuzluğu, bu beceriksizliği daha fazla taşıyamaz. Diplomasideki tehditler, slogan atarak bertaraf edilemez. Devlet yönetmek ciddiyet ister. Şartlara göre pozisyon almak başkadır, dayatılan her şartın şekline girmek başkadır.”
ABD’nin yaptırım kararı
Hep uyardık: Diplomasi kurumsal bir disiplinle yürütülmelidir’ dedik. ‘Eşi dostu büyükelçi yapmakla bu işler yürümez, işi ehline, liyakatli kadrolara bırakın’ dedik. ‘Büyükelçilik, şahsa sadakatin karşılığında dağıtılacak bir ödül değil, tecrübe isteyen, ilim-irfan isteyen kıymetli bir makamdır’ dedik. Dinlemediler. Bildiklerini okumaya devam ettiler. Nitekim, bugün geldiğimiz noktada; Amerika Birleşik Devletleri’nin, S-400’ler nedeniyle aldığı yaptırım kararı,İşte bu vizyonsuzluğun sonucudur.
“Darbe meraklısı, vesayetçi Dışişleri Bakanı inanmak istemese de; milletimiz, sandıkta yetkiyi bize verdiği vakit, yönetme sorumluluğunu aslanlar gibi alacağız. Bundan kimsenin şüphesi olmasın. İYİ Parti iktidarında, Türkiye’yi dünya sahnesinde yeniden hak ettiği itibarlı konuma ulaştıracağız. Bunu, iş bilmez birkaç atanmışla değil, Türk Hariciyesi’nin yetiştirdiği çok değerli diplomatlarımızla yapacağız.O kutlu gün gelene kadar ise, bıkmadan, usanmadan, yapılan hataları söylemeye, doğru yolu göstermeye devam edeceğiz”
Bütçe tepkisi
Türkiye’nin 2021 yılı bütçe görüşmelerini, hep birlikte takip ettik. Öncelikle, bütçe görüşmelerinde, milletimizin hakkını-hukukunu savunan, bu uğurda, büyük mücadele veren milletvekillerimizi, tebrik ediyorum. Milletimiz, vekaletinin hakkını verdiğinize şahittir.Allah hepinizden ayrı ayrı razı olsun. Bu mücadeleyi, normal şartlarda vermediniz. Bu mücadeleyi, üç-beş atanmışın, darbecilerin şımarıklığını aratmayan tavırlarına karşı verdiniz. Bu mücadeleyi, milletin vekillerini, sarayın memurlarına ezdirmeye kalkan bir küstahlığa karşı verdiniz. Emin olun ki; milletimiz, vekillerine, dolayısıyla kendisine yapılan saygısızlıkları unutmayacak. Sandık günü geldiğinde, bunun faturasını, iktidarın önüne koyacak. İYİ Parti olarak, mecliste milletvekillerimizle, memleketin dört bir yanında, iyi ve cesur kadrolarımızla,içinde Millet olmayan bu bütçeye “hayır” dedik. Hayır demekle kalmadık, kalem kalem, doğrusunun ne olması gerektiğini söyledik. Milletimizin dertlerine derman olacak, esnafımıza, çiftçimize, emekçimize nefes aldıracak somut öneriler getirdik. Bütün önerilerimiz,
Tek önceliği sefa sürmek, eşi dostu zengin etmek olan iktidarın, bir kulağından girdi, diğerinden çıktı.
Akşener sözlerini şöyle sürdürdü:
“83 milyon tasarruf ederken, hükümetin de, 18 yıldır yaptıklarını yapmaktan, har vurup harman savurmaktan vazgeçeceğini ümit ettim. 83 milyondan utanacaklarını ümit ettim. Heyhat! Olmadı… Utanmadılar. Önümüze böyle bir bütçe koymaktan zerre sıkılmadılar. 2021 yılı bütçesinin özeti şudur: ‘Kendilerine ballı börek, vatandaşa kuru ekmek.’ Yazıklar olsun! Bütçe yapmanın formülü aslında basittir. Ya gelirini artırırsın, Ya da harcamalarını kısarsın. Şirketlerimiz yıllardır giderlerini kısarak ayakta durmaya çalışıyor.
Asgari ücretli çalışanlarımız, enflasyona karşı kemer sıkarak ayakta durmaya çalışıyor. Milletimiz, doğalgaz faturası vermemek için evde montla oturuyor, gece 2 kat yorganla yatıyor. Ev kadınlarımız, et yerine nohut alıyor, bulgur alıyor. Memlekette herkes, bir şekilde masraflarını kısıyor, ama bir tek, devleti yönetenler masraflarını kısmıyor.
Mesela saray mensupları, lüks araç kiralamaktan vazgeçmiyorlar. Mesela, saray inşaatlarını, yazlık inşaatlarını, ballı yandaş ihalelerinin ödemelerini ertelemiyorlar. Mesela bakanlarımız, Kıbrıs’a 7 ayrı özel uçakla gitmekten utanmıyorlar. Ama iş milletimize geldiğinde, hep bir ağızdan, “acı reçete” diyorlar. Yandaşları zarar etti mi, devlet bankalarından kredi veriyorlar. Beş müteahhidin işleri ters gitti mi, borçlarını ödüyorlar.
İcap etti mi, ihale arsızı adamların vergi borcunu bile siliyorlar. Ama iş milletimize geldiğinde, “kapat dükkanını, ne halin varsa gör.” diyorlar. Evine ekmek götüremeyen kardeşime, alay eder gibi, “al keyif çayı iç.” diyorlar. Böyle olmaz! Bu düzen böyle devam edemez! Buradan Sayın Erdoğan’a sesleniyorum; Millet tasarruf ediyorsa, sen de tasarruf edeceksin. Millet zorluk çekiyorsa, sen de zorluk çekeceksin. Millet kemer sıkıyorsa, sen de kemer sıkacaksın. Bu kadar basit. 2021 yılı bütçesinde, tasarruf tedbirleri olmadığı gibi, ciddiyet de yok. Hedeflenen bütçe açığı 245 milyar lira. Yani bütçenin yüzde 18’i kadar açık var. Ayıptır. Hangi akla hizmet böyle bir bütçe yapabiliyorsunuz? Devlet yönetmekten bu kadar mı acizsiniz? Gerçeklikten bu kadar mı koptunuz? Koyduğu hedefleri tutturmakla ünlü olduğunu söyleyemeyeceğim iktidarın, hedeflediği bütçe açığı, 245 milyar lira ama; Mesela, son 6 aydaki görev zararları, 3.4 milyar lirayı bulan kamu bankalarından, bütçeye, 40 milyar liralık temettü geliri yazılmış.”
‘Partili Cumhurbaşkanlığı Sistemi’nin iflasının bütçesidir’
“Üzülerek ifade etmek istiyorum ki; 2021 yılı bütçesi, milletimizin derdine derman olmayacak, tam tersine, sırtındaki yükü artıracak bir bütçedir. Bu bütçe, vergi adaletsizliğini, artırarak devam ettiren bir bütçedir. Bu bütçe, insanımıza, kuru ekmeği reva gören bir bütçedir. Bu bütçe, yandaş müteahhitleri koruyan, milleti unutan bir bütçedir. Bu bütçe, faiz ödeneklerinin yüzde 31 artırıldığı, çiftçimize doğrudan desteğin ise yerinde saydığı bir bütçedir. Bu bütçe, çalışan yoksulları görmeyen, vicdansız bir bütçedir. Bu bütçe, emeklilere sefaleti reva gören, vefasız bir bütçedir. Bu bütçe, atanamayan öğretmenlerin, atanamayan sağlıkçıların, işsiz üniversite mezunlarının umutlarını yıkan, insafsız bir bütçedir. Bu bütçe, annesinden babasından para istemekten utandığı için, gündüz uyuyup, gece uyumayan gençlerin onurlarını kıran, düşüncesiz bir bütçedir. Bu bütçe, EYT’liye, mağduriyetin devam etsin diyen, fütursuz bir bütçedir. Bu bütçe, devlette saltanatın, şatafatın bütün haşmetiyle devam ettiği, bir israf bütçesidir.
Bu bütçe, bir borçlanma ve faiz bütçesidir. Bu bütçe, saray fedailerinin beş maaş aldığı, bir yandaş bütçesidir. Bu bütçe, içinde millet olmayan, refah olmayan, umut olmayan, bir saray bütçesidir. Ez cümle; bu bütçe, Partili Cumhurbaşkanlığı Sistemi’nin iflasının bütçesidir.