Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları öğretim üyesi, Bilim Kurulu üyesi Prof. Dr. Ateş Kara, Türkiye’deki koronavirüs hasta sayılarında son dönemde bir artış olduğunu belirterek, sadece Türkiye’de değil, Avrupa’da da kat ve kat artışların olduğunu kaydetti.
Prof. Dr. Kara, “Bizim değerlerimize baktığımız zaman İstanbul’da özellikle bir artış var. Ankara’da geçen ay içerisinde yüksek rakamlar görülmüş ondan sonrada rakamlarda azalma sağlanmıştı. Bu yüksek rakamların temel nedeni; Ankara’da genellikle memleketlerine giden veya tatile gidenlerin erken dönüşüyle beraber vakaların erken dönüşü şeklinde olmuştu. İstanbul’un bunu biraz daha geç yaşayacağını ifade etmiştik. İstanbul’da dönüşler biraz daha uzun sürmüştü. Memleketlerinden İstanbul’a dönüşlerin yansıması hastalığın özelliği gereği katlanarak gelişlerde 2 ile 3 haftada bir rakamın katlanarak yükselmesi şeklinde oluyor. Doğal olarak İstanbul bunu biraz daha geç yaşamaya başladı. Şuanda onu yaşıyor” dedi.
“KIŞ AYLARINDA YAKIN MESAFEDE 1-2 DAKİKAYA İNİYOR”
Havaların soğumasının getirdiği dezavantajların da olduğuna dikkat çeken Kara, bunlardan bir tanesinin virüsün biraz daha canlı kalabilme özelliğinin artması olduğunu söyledi. Prof. Dr.Kara, “Hem sıcakların düşmesi hem de güneş ışığının etkisinin azalmasıyla normalde yaz aylarında bizim yakın mesafede 5-6 dakikada bulaştırma gibi bir riskimiz varken bu kış aylarında yakın mesafede 1-2 dakika gibi bir süreye inmeye başlıyor. Kapalı alanlara daha çok giriyoruz. Böyle olunca da bulaş riski biraz daha fazla artıyor. Ülkemiz için önümüzdeki günlerin daha riskli olacağını söylememiz gerekiyor. Ciddi anlamda kendi önlemlerimize kişisel olarak çok ciddi uymamız gereken bir döneme doğru gidiyoruz. Çünkü istesek de istemesek de yaşam içinde hareketliliğimiz son dönemlerde biraz arttı. Bunu her ortamda görüyoruz. Okullar gibi bir arada olduğumuz alanların faaliyetlerini devam ettirmesi gerekiyor” ifadelerini kullandı.
“ELİMİZDEKİ EN ETKİLİ SİLAH MASKE”
Prof. Dr. Kara, hasta sayısındaki artışın önüne geçilmesi için, okulun devamının sağlanabilmesi için bu dönemde maskeye, mesafe kuralına çok daha dikkat edilmesi gerektiğini vurgulayarak, “Bizim avantajlı, virüsün avantajlı olduğu dönemler var. Önümüzdeki günler virüs için avantajlı günler. İnsanlar daha kapalı ortama girecekler, havalandırma şansının biraz daha azaldığı ortamlarda bulunacaklar, biraz daha yakın bulunmaya başlayacağız, bunların hepsi virüs için avantaj. Bizim elimizde en etkili silah maske. Virüsün bir kişiden bir başka kişiye geçişin arasına biz blok koyabiliyoruz. Maskeyi taktığımız zaman mutlaka ve mutlaka burnu tam kapatması lazım. Çünkü bu virüsün çıkış noktası ve giriş noktası özellikle burun. Hemen arkasından ağız ve biraz daha geriden de göz geliyor. Maskeyle burun ve ağzı kapattığımız anda biz bu işin önüne geçebiliyoruz. Türkiye’de maske uyumumuzun iyi olduğunu görüyoruz. Ama rakamlardaki yükselmenin gidişatı veya belli noktalarda, belli merkezlerde, belli illerdeki rakamlara göre mutlaka değerlendirmeler ve ona yönelik önlemler olacaktır. Toplu taşıma araçlarında, insanların toplu bulunduğu araçlarda kontrollerin sıkılaştırılması, denetimlerin artırılması bunlar öneriler arasında” değerlendirmesinde bulundu.