Irak ve Suriye’deki son gelişmeler, Amerika’nın Suriye’den çekilmediğini ve İsrail tarafından çizilen petrol sömürü haritasını adım adım uyguladığını ortaya koydu. Barış Pınarı Harekâtı sürecinde Suriye’nin kuzeydoğusundaki askerlerini çekme kararı alan ABD Başkanı Donald Trump, petrol sahalarını koruma gerekçesiyle bölgeye asker gönderme planını onayladı. Plana göre, yüzlerce Amerikan askeri, Deyrizor ve Haseke arasında kalan 150 kilometrelik bölgeye konuşlandırılacak. 200’ü Suriye’nin güneyindeki El Tanf Üssü’nde bulunanlardan olmak üzere en az 800 Amerikan askerinin bölgeye gönderileceği belirtiliyor. Amerika bir süredir de Deyrizor bölgesine iki yeni askeri üs tesisi kurmak üzere hummalı çalışmalar yürütüyor.
HEPSİ ORADA UZLAŞTI
Terör örgütü PKK/YPG’yi Suriye’de petrol bekçisi yapan ABD’nin son hamlesi ‘İsrail planı’ kapsamında Ebu Kemal Sınır Kapısı’nı açmak oldu. DEAŞ’ın bölgede kontrolü ele geçirmesi üzerine 5 yıl önce kapatılan Ebu Kemal/El Kaim Sınır Kapısı, Barış Pınarı’ndan kısa bir süre önce açıldı. 30 Eylül’deki açılış törenine Irak tarafından Anbar Valisi el-Dulaymi ve Irak Sınır Kapıları Heyeti Başkanı Kazım el-Akabi’nin yanı sıra Suriye tarafından ise kapıya sınırı olan Suriye rejimi yetkilileri değil, PKK/YPG’li teröristlerin oluşturduğu ‘SDG’ yönetimindeki Deyrizor Güvenlik Komitesi Başkanı, Deyrizor Valisi ve Suriye Gümrük Genel Sekreteri katıldı. Açılışı PKK’lılar, “Suriye kapısı, Irak’ın Suriye ve Akdeniz’e açılan penceresidir” sözleriyle kutladı.
ABD VE RUSYA’NIN GİZLİ ANLAŞMASINI İRAN-ESED VE PKK DESTEKLİYOR
Ebu Kemal Kapısı, Deyrizor petrolünü Kerkük petrolüyle birleştirerek İsrail’e ulaştıracak enerji haritası için kritik önemde. Rusya ve İran destekli rejimin kontrolündeki bu kapının açılması, Suriye güneydoğusundaki büyük ittifakı da ortaya serdi. ABD ile Rusya’nın o haritaya dair gizli anlaşmalarını İran, Esed, PKK ve tabii ki İsrail destekliyor.
HAYFA’DAN DÜNYAYA
Son gelişmeler, 1934’te çizilen petrol boru hattı güzergâhının hayata geçirilmesini öngören sömürü planlarının tıkır tıkır işletildiğini de ortaya koydu. 85 yıllık sömürü planı uyarınca, Deyrizor’dan gelip rejim ve PKK hakimiyet sahalarının tam ortasından geçerek Ebu Kemal’e ulaştırılacak petrol, burada boru hattına verildikten sonra Tanf’tan geçip Ürdün üzerinden İsrail’in Hayfa Limanı’na ulaşacak. Kerkük ve Deyrizor petrolü buradan da gemilerle batılı ülkelere götürülecek. Yıllarca atıl durumda kalan bu güzergâh Amerikan planlarının hayata geçirilmesi için en uygun takvimi bekliyordu. Amerika’nın asker çekeceğini açıklamasına karşın bölgeye yüzlerce TIR silah, mühimmat ve sistem sevk etmeye devam etmesi de, perde gerisindeki petrol sömürüsü odaklı İsrail planını hayata geçirmeye yönelik faaliyetler olarak görülüyor.
Ortada İngilizler var
Tüm bu gelişmeler yaşanırken İngiltere ise Suriye savaşının ilk günlerinden bu yana El Tanf Üssü’nde petrol güzergahına bekçilik ediyor. Savaşın ilk günlerinden itibaren sözde muhalif olarak gösterilen yeşil bölge olarak kalan El Tanf bölgesinde Amerika ve İngiltere, bölgenin kontrolü açısından önemi çok büyük olan üslere sahip ve ne terör örgütleri ne de Suriye sahasında faaliyet gösteren diğer ülkelerin hiçbir şekilde müdahale etmediği bu bölgede iki ülke üsleriyle adeta İsrail’e uzanacak petrol hattının koruyucusu durumunda. Irak-Suriye hattında El Kaim/Ebu Kemal sınır kapısının ardından El Tanf bölgesine açılan El-Velid Sınır Kapısı’nın da önümüzdeki süreçte açılması bekleniyor.
Yenişafak