ATV’de yayınlanan Kim Milyoner Olmak İster, bu sezon Kenan İmirzalıoğlu’nun sunumuyla başladı.
1 MİLYONLUK SORU İSTİKLAL MARŞI’NDAN
Arda Ayten isimli yarışmacı, 12. soru olan final sorusuyla 1 milyon TL’ye talip oldu.
“On kıtadan oluşan İstiklal Marşı’nın tamamında bu kelimelerden hangisi diğerlerinden daha az geçer?” sorusunun seçenekleri ise “kan, toprak, yurt ve vatan” şeklinde sunuldu.
1 MİLYON TL’Yİ KAZANDI! YARIŞMA TARİHİNE GEÇTİ!
İstiklal Marşı’nın on kıtasını bildiği anlaşılan yarışmacı Arda Ayten, İstiklal Marşı’nı canlı yayında okuyarak sorulan kelimeleri saydı.
Arda Ayten, İstiklal Marşı’nın on kıtasını canlı yayında defalarca okuyarak, hem 1 milyon TL’yi kazandı, hem de izleyenlerin takdirini kazandı.
HANGİ KELİME İSTİKLAL MARŞI’NDA KAÇ DEFA GEÇİYOR?
İstiklal Marşı’nda;
Vatan kelimesi 3 defa,
Kan kelimesi 3 defa,
Yurt kelimesi 3 defa,
Toprak kelimesi ise 2 defa geçiyor.
CEVAP: TOPRAK!
Buna göre, “hangi kelime İstiklal Marşı’nda daha az geçer?” sorusunun cevabı “toprak” oluyor.
DAHA ÖNCE DE 1 MİLYONLUK SORU KUR’AN-I KERİM’DEN SORULMUŞTU
Kim Milyoner Olmak İster yarışmasında daha önce 19 yaşındaki Çağdaş İrfan Yıldırım da 1 milyon liralık soruya ulaşmış, ancak soruya cevap vermeyip yarışmadan çekilmeyi tercih etmişti.
Söz konusu bölümde 1 milyonluk soru, “Kur’an-ı Kerim’de hangisi üzerine yemin edilmemiştir?” şeklindeydi.
Seçenekler ise, “deniz, arı, güneş, kalem” şeklinde sunulmuştu. Sorunun cevabı ise, “arı” olacaktı.
İSTİKLAL MARŞI’NIN ON KITASI
Korkma, sönmez bu şafaklarda yüzen al sancak;
Sönmeden yurdumun üstünde tüten en son ocak.
O benim milletimin yıldızıdır, parlayacak;
O benimdir, o benim milletimindir ancak.
Çatma, kurban olayım, çehreni ey nazlı hilal!
Kahraman ırkıma bir gül! Ne bu şiddet, bu celal?
Sana olmaz dökülen kanlarımız sonra helal…
Hakkıdır, hakk’a tapan, milletimin istiklal!
Ben ezelden beridir hür yaşadım, hür yaşarım.
Hangi çılgın bana zincir vuracakmış? Şaşarım!
Kükremiş sel gibiyim, bendimi çiğner, aşarım.
Yırtarım dağları, enginlere sığmam, taşarım.
Garbın afakını sarmışsa çelik zırhlı duvar,
Benim iman dolu göğsüm gibi serhaddim var.
Ulusun, korkma! Nasıl böyle bir imanı boğar,
‘Medeniyet!’ dediğin tek dişi kalmış canavar?
Arkadaş! Yurduma alçakları uğratma, sakın.
Siper et gövdeni, dursun bu hayasızca akın.
Doğacaktır sana va’dettigi günler hakk’ın…
Kim bilir, belki yarın, belki yarından da yakın.
Bastığın yerleri ‘toprak!’ diyerek geçme, tanı:
Düşün altında binlerce kefensiz yatanı.
Sen şehit oğlusun, incitme, yazıktır, atanı:
Verme, dünyaları alsan da, bu cennet vatanı.
Kim bu cennet vatanın uğruna olmaz ki feda?
Şuheda fışkıracak toprağı sıksan, şuheda!
Canı, cananı, bütün varımı alsın da hüda,
Etmesin tek vatanımdan beni dünyada cüda.
Ruhumun senden, ilahi, şudur ancak emeli:
Değmesin mabedimin göğsüne namahrem eli.
Bu ezanlar-ki şahadetleri dinin temeli,
Ebedi yurdumun üstünde benim inlemeli.
O zaman vecd ile bin secde eder -varsa- taşım,
Her cerihamdan, ilahi, boşanıp kanlı yaşım,
Fışkırır ruh-i mücerred gibi yerden na’şım;
O zaman yükselerek arsa değer belki başım.
Dalgalan sen de şafaklar gibi ey şanlı hilal!
Olsun artık dökülen kanlarımın hepsi helal.
Ebediyen sana yok, ırkıma yok izmihlal:
Hakkıdır, hür yaşamış, bayrağımın hürriyet;
Hakkıdır, hakk’a tapan, milletimin istiklal!
MEHMET AKİF ERSOY