2 yıl önce dönemin Meclis Başkanı İsmail Kahraman’a elden teslim edilen FETÖ raporunda MİT tırlarının durdurulmasında ülkenin nasıl bir kaosa sürüklenmek istendiğini kanıtlar nitelikte.
AMAÇ TÜRKİYE’Yİ TERÖRLE İLİŞKİLENDİRMEK
Fethullahçı Terör Örgütü 2014 yılında Milli İstihbarat Teşkilatı Kanunu kapsamında devlet sırrı niteliğindeki faaliyetleri deşifre edilerek Milli İstihbarat Teşkilatı üzerinden Türkiye Cumhuriyeti Devleti’ni teröre yardım eden ülke konumuna sokmak istemiş Türkiye Cumhuriyeti Devleti’ni yurtiçinde ve uluslararası platformda zor durumda bırakmak ve itibarsızlaştırmak, uluslararası yargı organları nezdinde hukuki ve cezai sorumluluk altına sokmak amacıyla sahte ihbarlarla büyük bir komplo hazırlamıştı.
İşte FETÖ raporunda yer alan MİT Tırları olayı:
1 Ocak 2014 günü Hatay Kırıkhan’da MİT’e ait 1 tır ve 1 binek oto durduruldu. İhbarı yapan kişinin Hatay İl Jandarma İstihbarat Şube Müdürlüğünde görevli astsubay olduğu anlaşıldı. Araçlarda bulunan MİT görevlilerince kimlik gösterilerek kendilerini tanıtmalarına ve resmi görev ifa ettiklerini bildirmelerine rağmen jandarma görevlileri ısrarla aramayı gerçekleştirmek istedi. Hatay Valiliğince yazılı olarak ilgililerin kimliklerinin tespit edilerek serbest bırakılması istenildi. Bunun üzerine Kırıkhan İlçe Jandarma Komutanlığı görevlileri arama yapmaksızın geri çekildi. Jandarma istihbarat görevlileri ise beklemeye devam etti. Sonrasında MİT görevlileri yardım taşıyan tır ile birlikte Reyhanlı yönüne dönüş yaptı. O tarihte Adana C. Başsavcılığında görevli ve sözde soruşturmayı yürüten savcı Özcan ŞİŞMAN beraberinde Hatay Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele Şube Müdürlüğünün bir ekibi olduğu halde olay yerine geldi ve Jandarma istihbarat görevlileri ile birlikte tırı tekrar durdurarak arama yapmak istediler. Tırın ikinci defa durdurulduğu yere gelen Hatay Emniyet Müdürlüğü TEM Şube görevlileri herhangi bir işlem yapmaksızın geri döndü. Savcı Özcan ŞİŞMAN’ın beraberinde adli görev ve yetkisi bulunan personel kalmaması ve olay yerine gelen Hatay MİT Bölge Başkanı’nın uyarıları üzerine tır ve öncü araç aranmaksızın ayrıldı.
19 Ocak 2014 günü ise yine MİT’e ait 3 tır ve 1 binek araç Adana İl Jandarma Komutanlığı görevlilerince saat: 12.00 sularında Adana Ceyhan Otoyol Sirkeli Gişelerinde durduruldu. Bu araçların çıkış noktaları olan Ankara ilinden ayrılana kadar Ankara İl Jandarma Komutanlığı İstihbarat Şube Müdürlüğü görevlilerince fiziki olarak takip edildiği, araç plaka ve diğer bilgilerinin Adana İl Jandarma Komutanlığı İstihbarat Şube Müdürlüğü görevlilerine saat: 03.57’de bildirildiği, sonrasında Adana İl Jandarma Komutanlığı görevlilerinin saat:05.57’de savcı Aziz TAKÇI’nın bilgilendirildiği, sahte ihbarın Ankara İl Jandarma Komutanlığı İstihbarat Şube Müdürlüğünde görevli Gültekin MENGE tarafından Ankara’dan saat: 07.28’de Adana İl Jandarma Komutanlığı ihbar hattı aranarak “Ankara’dan 3 tane tır, patlayıcı yüklü 3 tane tır yola çıktı, Adana’ya doğru geliyor, plakasını veriyorum” deyip, önceden plakasını aldığı Milli İstihbarat Teşkilatı’na ait 3 tırın, dorselerinin ve bu tırlara eskortluk eden aracın plakalarını vererek “abicim bunlar patlayıcı yüklüdür, muhtemelen 3 tane tır patlayıcı yüklediler, Adana’ya doğru yola çıktılar Ankara’dan, gece saat 2:00-2:30 gibi yola çıktılar, sizin oraya varmak üzereler, bir iki saat içerisinde varırlar yani” şeklinde yapıldığı anlaşıldı. İhbar içeriğinde belirtilmemesine rağmen Adana İl Jandarma Komutanlığı görevlilerince mezkûr tırlarda silah, mühimmat ve patlayıcı bulunduğu, bu araçların Hatay üzerinden El-Kaide Terör Örgütüne silah ve malzeme götürdükleri iddiasıyla Ceyhan Sirkeli Gişelerinde arama yapılması ve ele geçen malzemelere el konulması yönünde Adana Cumhuriyet Başsavcılığına karar talebinde bulunuldu. Talep yazısı Savcı Aziz TAKÇI’nın ikametine götürüldü ve Aziz TAKÇI talep yazısı üzerine “2014/2 soruşturma dosyası ile irtibatlı olabilir.” ibaresini yazarak 1 Ocak 2014 tarihinde Hatay Kırıkhan’da MİT’e ait tırın durdurulması olayı ile ilgili sürdürülen soruşturma ile bu ihbar irtibatlandırıldı. Böylece Savcı Aziz TAKÇI kendi uhdesindeki soruşturma kapsamına dahil ederek Adana İl Jandarma Komutanlığı’na hitaben arama kararını verdi.
ALDIKLARI GÖRÜNTÜYÜ DÜNYAYA SERVİS EDECEKLERDİ
İhbarın resmi ve hiyerarşik yapı içerisinde ilgili yerlere bildirilmesi gerekirken Ankara İl Jandarma Komutanlığı İstihbarat Şube Müdürlüğü görevlisince, resmi kimliğini gizleyerek doğrudan Adana İl Jandarma Komutanlığı aranılarak bildirilmiş olması, yapılacak olan arama işleminin hukuki olduğu ve olağan bir seyir izlediği intibaı oluşturmaya yönelik olduğu, araçlar durdurulmadan önce bazı haber ajansı ve gazete muhabirlerinin aranarak Ceyhan Sirkeli Gişelerine çağırıldıkları, böylece MİT’e ait, Suriye Türkmenlerine yardım faaliyeti yürüten tırları durdurup ararken basın mensuplarının görüntü alması ve eyleme müdahale edilmesine fırsat vermeden aldıkları görüntüleri basın mensupları aracılığıyla Türk ve dünya kamuoyuna servis etmeyi planladıkları anlaşıldı.
SİNYAL KESİCİLER GETİRİLİP MİT GÖREVLİLERİN TELEFON HATLARI KESİLDİ
Adana İl Jandarma Komutanlığı mensubu komando, istihbarat, asayiş ve teknik personelden oluşan yaklaşık 150 kadar görevli aracılığıyla Ceyhan Sirkeli Gişelerde tertibat alındı. Sinyal kesici cihazlar getirilerek MİT görevlilerinin yetkili kişi ve kurumlarla iletişime geçmesinin engellenmesi amaçlandı. Saat: 12.00 sıralarında gişelerden geçiş yapan 3 adet tır ve 1 binek oto durduruldu ve MİT görevlilerinin üzerlerine silah doğrultularak kelepçelendi. Her 3 tır dorsesinde bulunan konteynırlar açılarak kameralar ile görüntüleri alındı.
JANDARMA PERSONELİ MİT TIRLARINA EL KOYDU
Araçların durdurulmasından yaklaşık yarım saat sonra olaya ilişkin haberler basın organlarında yer bulmaya başladı. Eylemden haberdar olan Adana Valisi H.Avni COŞ ve MİT yetkililerince Adana İl Jandarma Komutanı Özkan ÇOKAY aranarak tırların MİT’e ait olduğu ve Türkiye Cumhuriyeti Başbakanlık Makamının izni olmaksızın arama yapılamayacağı bildirildi; hemen sonrasında resmi yazı ile MİT görevlilerinin kimlik tespitleri yapılarak serbest bırakılmaları bildirildi.
Tırları ve MİT görevlilerini alıkoyan jandarma personeli, konteynır içeriklerini görüntüledikten sonra MİT görevlilerini serbest bırakarak tırlara el konulduğu söyleyerek ayrıntılı arama yapmak için Seyhan’da bulunan Korg. Recai Engin Kışlası’na götürmek üzere saat:12.50 sıralarında Sirkeli Gişelerinden hareket ettiler. Tırları takip eden MİT görevlileri TEM Otoyolu Kürkçüler Mevkiinde tırları durdurarak şoförlerinden anahtarlarını almayı başardı. Bunun üzerine Adana İl Jandarma Komutanlığı İstihbarat Şube Müdürlüğünde görevli Önder KIR MİT görevlilerini darp ederek tırlardan birinin anahtarını geri aldı ve bu tır hareket ettirilerek Bahçeşehir Koleji yanına çekildi. Kürkçüler mevkiinde kalan MİT görevlileri orada bulunan jandarma görevlilerine araçların aranmaması için gerekli uyarıları yaparken Adana C. Savcısı Aziz TAKÇI oraya geldi ve tırlardan biri dorsesindeki konteynır tekrar açılarak görüntülendi ve içeriğindeki malzemeden numune alındı. Olay yerine Adana Emniyet Müdürü Cengiz ZEYBEK ve İl Jandarma Komutanı Özkan ÇOKAY geldi. Emniyet Müdürü Cengiz ZEYBEK tarafından aramanın hukuksuz olduğu belirtilerek emrindeki emniyet personeli aracılığıyla tırların çevre güvenliği sağlandı. Sonrasında Adana Valisi Hüseyin Avni COŞ ve MİT Adana Bölge Başkanı da olay yerine geldi ve C. Savcısı Aziz TAKÇI ile yapılan görüşme sonrası tırların MİT Bölge Başkanlığına teslimi sağlandı.
AMAÇLARI MİT TIRLARI ÜZERİNDEN TÜRKİYE’Yİ TERÖRLE İLİŞKİLENDİRMEKTİ
Ankara ve Adana İl Jandarma Komutanlıklarında çalışan, adli görevleri bulunmayan istihbaratçıların, tırların çıkış yaptığı Ankara Esenboğa Havalimanı’ndan itibaren fiziki olarak takibe almaları, hareketlerini takip etmelerine, tırlar daha Ankara sınırlarını terk etmeden müdahale etme imkânları bulunmasına rağmen ve Ankara – Adana güzergâhında bulunan diğer illerin güvenlik güçlerini de haberdar etmeksizin tırları durdurmak için Adana ilini seçmiş olmaları da araçların Milli İstihbarat Teşkilatının yasal faaliyeti kapsamında olduğunu bildikleri ve umulan asıl gayenin Milli İstihbarat Teşkilatı üzerinden Türkiye Cumhuriyeti Devletini ulusal ve uluslararası arenada teröre destek veren bir ülke gibi göstermek suretiyle zor durumda bırakmaya, itibarsızlaştırmaya, uluslararası yargı organları nezdinde hukuki ve cezai sorumluluk altına sokmaya yönelik olduğu şüphesini destekler niteliktedir.
BİR DİĞER AMAÇLARI SEÇİMLERE ERDOĞAN’IN GİRMEMESİ VE PROJELERİN DURMASIYDI
FETÖ’nün yaptığı bu komploda amaçlanan en büyük hedeflerden biri Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın aday gösterilmemesi ve büyük projelerin durdurulmasıydı.
30 Mart 2014’te Mahalli İdareler Genel Seçimi yapıldı.
7 Haziran 2014’te 3. Havalimanı Projesinin temeli atıldı.
25 Temmuz 2014’te Ankara – İstanbul Yüksek Hızlı Tren Hattı açıldı.
10 Ağustos 2014’te 12. Cumhurbaşkanı Seçimi yapıldı. Geçerli oyların % 51.79’unu alan Başbakan Recep Tayyip ERDOĞAN Türkiye Cumhuriyetinin 12. Cumhurbaşkanı seçildi.